29/06/2017, 12:35
Furkan dilber demiş ki:Petra Hanım Merhabalar,Merhaba Furkan,
Sizlere bu 3. özel mailim , sizin tüm yazılarınızı okuyorum.sizi umarım bıktırmıyoruzdur. Ancak benim aylardır uluslararası kaynaklarda dahi arayıpta cevabını bulamadığım bir kaç sorum var bunlara cevap verebilirseniz inanılmaz derecede mutlu olacağım Petra Hanım.
*Ortalama iki ay duyarsızlaştırma yaptım ancak plansız yani önüme gelen herkese kekeledim (metroda, telefonda, eşimle konuşurken,minibüste v.b.) şuan bıraktım.Ama şuan eski halime döndüm anksiyete hissediyorum(sanki fluency shaping sonrası gibi oldu)
* Desensitization sürecinde ben kendi pattern imle kekeledim. Kendi Patternim ise şöyle: konuşurken hiç bir zaman kekelemiyorum; küçükken trafik kazası geçirdikten sonra sınıfta sadece sadece kitap okurken şiir okurken kekelerdim heycandan beynim durur dilim tutulur gibi kekelerdim ben de o şekilde yani küçükken ki gibi duyarsızlaştırma yaptım. Buarada şimdi ise onları aştım ancak onun yerini konuşurken çok hafif bloklar bıraktı ama inanılmaz derecede anksiyete hissediyorum, yıkılıyorum adeta. Şuana kadar bir kaç kişi sadece sende nefes bozukluğun mu var ? dedi. Fakat duyarsızlaştırmada toplum içinde grup içinde ağır bir kekeme gibi kekeledim. O zamanlarda gerilim bitti şuan duyarsızlaştırmayı bıraktım her şey eskiye döndü yani hafif bloklar var ama kafamın içinde aynı yıldırımlar düşüyor. 2 kere 2 aylık birinde diğerinde 4 aylık kekemelik için psikoterepi gördüm Terapistleri kekeme olduğuma inandıramıyorum ve CBT nin çok az faydası oldu.
Mesela her gün şu soruları soruyorum kendime;
Nerede ekisiğim var veya nerede hatam var ?
1-Kendi patternimle (küçükken kitap okurken ki gibi kekelediğim için mi hata yaptım)?
2-Duyarsızlaştırma sürecini kısamı tuttum?
3-Konuşurken neden hala nefesimi tutuyorum?
4-Duyarsızlaştırmada kayıt tutmam mı gerekliydi bundan mı eksiğim var ?
Not: sorumu özel soruların açık cebaı bölümünüzde de paylaşabilirsiniiz ben tüm yazılarınızı takip ediyorum.
Saygı ve teşekkür dileklerimle
Furkan Dilber
bu konuda deneyimli olan arkadaşların da cevap verebilmesi için konuyu Van Riper Tekniği bölümüne aldım.
Seni şahsen tanımadan, görmeden, nasıl konuştuğunu duymadan cevap vermek kolay değildir. Ama duyarsızlaştırma çalışmaları çok yönlüdür ve bunun başlangıcında kekeme olduğunu kabullenmek ve herkese açıkça ifade etmek vardır.
Bunu utanmadan başın dik yapabilirsen o düğümü çözdün demektir.
İstemli kekemelik tabii ki kekemeliğe karşı duyarsızlaşmak için en önemli ana eksendir. Bugüne kadar hep bize 'kekelemek kötüdür' algısı empoze edildi. Bunu yenmen lazım. Kekemelik değer yargılarıyla değerlendirilebilen bir şey değildir.
Topal olmak kötüdür demek ancak topallıktan muzdarip bir kişi söyleyebilir. Ama başka birinin bu konuda herhangi bir yargı getirmeye hakkı yoktur.
Tabii ki kekelemek istemiyorum diye düşünebilirsin ama unutma ki kekelemekten sen sorumlu değilsin. O yüzden kekemeliğine laf söyleyeni de o konuda eğitmek sana düşer.
'Kardeşim kekelemeyi bırakabilsem hemen anında bırakırım. Ama kekemelik basbayağı bir bozukluktur ve bu yaştan sonra tamamen geçmesi de (bunca sahte reklama rağmen) mümkün değildir.
Kekemelikle baş etmek ömür boyu sürebilen bir challengedir. Önemli olanı neyin eksik olduğunu bilmek ve onun üzerine gitmektir.
Forumda duyarsızlaştırma çalışmaları (kolaydan zora doğru) filan diye güzel öneriler vardır.
Ayrıca tek başına çalışma yapmak bazen çok yorucu olabilir çünkü etrafın hep çok bilmiş normal konuşanlarla dolu.
Öyleyse yaşadığın yerde kendine bir grup kekeme bul ve düzenli aralıklarla onlarla birlikte dışarı çıkıp alan çalışması yap. Bunu oyun mahiyetinde yapman çok önemli.
Kendini zorlama gibi bir hissin olduğu müddetçe başarılı olmak çok zordur. Grup halinde çıkıp eğlenceli bir şekilde insanlara kekeleyerek yaklaşmak çok daha kolay olur.
Grubun yoksa facebook gruplarındaki arkadaşların seni whatsapp gruplarına eklemelerini söyle, er geç senin kaldığın yerde de bir grup oluşur (2-3 kişi yeter) o zaman birlikte çalışma yapabilirsiniz.
Unutma ki arkanızda biz varız seni / sizi destekleriz.
Selamlarımı sunarım
Petra