(En son düzenleme: 18/04/2018, 01:45 {2} Ercan E.)
![[Resim: vripersh.gif]](http://www.veilsofstuttering.com/images/vripersh.gif)
Merhaba Arkadaşlar
Son zamanlarda ağır kalp yetmezliğinden müzdarip olan doktorumun bana önerisi şu oldu; "Günlerin sayılı olduğu için işleri yoluna koymaya bak" ve Ben de onun dediği gibi yapmıştım.
Fakat tek bir şey kalmıştı ve belki de yıllardır severek okuduğum sizin gazeteniz bu konuya gerekli önemi verecektir. 85 yıllık hayatımda bir rahatsızlığımla ilgili öğrendiğim bir şeyi diğer kekeme arkadaşlara da paylaşmak istiyorum.
Kariyerim boyunca binlerce kekeme ile çalıştım, birçok araştırma yaptım ve bu konuda üzerinde birçok makale yazarak birkaç kitap çıkardım. En önemlisi de bunları yaptığım yıllarımın çoğunda kekeledim ve ritmik kontrolden, rahatlama terapilerine, yavaş konuşmadan nefes alma egzersizlerine, psikoanalizden hipnoza kadar birçok değişik terapi yöntemi denedim. Yaptığım bu şeylerin hepsi geçici akıcılıktan sonra bu rahatsızlığımın tekrar nüksetmesiyle sonuçlandı. Fakat sonunda kekelemeye devam etmeme rağmen daha akıcı olmayı başardım.
Başarılı ve mutlu bir hayata kavuşmama yol açan temel fikir Rhinelander'dan evime doğru giderken otostop çekme esnasında oluştu. Rhinelander da bir ay kadar bir çiftlikte çalıştım ve burada çalışırken şiddetli kekemeliğimden ötürü sağır ve duymaz rolü yapardım



Evet, adamın bu söylediği şey beni zıpkın gibi vurdu.(Yani aklımı başıma almama sebep oldu) Ben tüm hayatım boyunca kekelemeden konuşmak için uğraşıyordum ve yapabildiğim her vakitte de onu gizlemeye ve ondan kaçınmaya çalışıyordum ve bu da beni daha kötü ediyordu. O yaşlı adam bana diyordu ki "Hem kendince hem de konulştuğun insanlar nezdinde tolera edilebilir bir kekemelik yolunu araştır" Evet bu mümkündü. Kolay ve efor harcamaksızın kekelemek mümkündü ve bu kekeleme şekli de hiç sorun edilecek bir seviyede olmazdı. Hatta bu şekilde kekeleyebilirsem her şekilde akıcı olmayı da öğrenmiş olurdum. Kekelemeyi öğrenmeyi nasıl başaracağımı kavramam beni yıldırım çarpması gibi etkilemişti. Yaşlanana ve kekemelikten bıkana kadar bekleyemezdim

Kekelerken içine girdiğim savaşma ve boğuşma hallerini bırakmam ve kaçınma davranışlarından vazgeçmem hiç de kolay olmadı. Fakat daha akıcı şekle dönüştürebileceğim tüm konuşma fırsatlarını değerlendirdim ve bu konuşmalarda hep kekeledim. Ve bunda ısrar ettim. İlk başta başarılar küçüktü, başarısızlıklar fazlaydı fakat küçük başarılar bile olsa bunlar beni cesaretlendirdi. Daha sonrasında ise bunlara devam ettikçe korkularım ve utanma durumlarım eridi gitti (Buzdağındaki büyük kitlenin erime hali). Ve artık beni dinleyen birçok kişi benim kekeme olduğumun farkına varmıyorlardı ve muhtemelen de birçok kez takılıyordum ama artık bu benim için büyük bir sorun değildi.
Evet, bu sorunu yaşayan arkadaşlara benim mesajım; Kekemeliğini kabul etmeniz yetmez, dışarı da konuşma da yetmez.
Nasıl kekeleyeceğinizi öğrenin.
http://www.mnsu.edu/comdis/kuster/Infost...ssage.html
Translated by ercan